Sayfalar

5 Kasım 2013 Salı

FENERBAHÇE

Doğma büyüme Göztepeliyim.
Fenerbahçeli olsam...
Başkan adayım Aziz Yıldırım olur.
Oy’umu tereddütsüz ona veririm.

Üç sebebi var.

Şike davası, müstakil bir dava değil aslında... Zamanlama itibariyle, paralel davalar zincirinin, Balyoz, Ergenekon, Odatv, askeri casusluk davalarının bir parçası... Hatta, savcıları bile ortak.

Bir...
Balyoz, Ergenekon gibi davaların hukuki değil, siyasi olduğunu düşünüyorsanız... Yani, sahte delillere, sahte tanıklara dayandığını, somut belge olmadığını düşünüyorsanız... Savunma makamının dikkate alınmadığını düşünüyorsanız... Medyanın kendini mahkeme yerine koyduğunu, henüz karar verilmeden, kararı yönlendirmek için asılsız, kasıtlı manşetler atıldığını düşünüyorsanız... Şike davası da birebir böyle oldu. Balyoz, Ergenekon gibi davalara inanmıyorsanız, şike davasına da inanmıyor olmanız gerekir.
Şike davasında da adaletli karar verilmediğini, siyasi karar verildiğini düşünüyor olmanız gerekir. Bu durumda, Aziz Yıldırım’ın sonuna kadar desteklenmesi gerekir.

İki...
Balyoz, Ergenekon gibi davaların siyasi değil, hukuki olduğunu düşünüyorsanız... Bazı oluşumların hükümeti hedef aldığını... Dışardan etkilerle hükümetin düşürülmeye çalışıldığını düşünüyorsanız... Hükümete karşı olan bazı unsurların, hükümete karşı güçbirliği yaptığını düşünüyorsanız... Şike davası da birebir böyle oldu. Hedef, Aziz Yıldırım’dı. Gelmiş geçmiş onca yönetim varken, onca kulüp varken, onca federasyon varken, sadece Aziz Yıldırım hedef alındı.
80 senelik futbol tarihimizde, şike iddiasına maruz kalan sanki bi tek Aziz Yıldırım’mış gibi bir hava estirildi. Aziz Yıldırım’a karşı bazı unsurlar, fırsat bu fırsat Aziz Yıldırım’ı devirmek için güçbirliği yaptı. Yani... Balyoz, Ergenekon gibi davalara inanıyorsanız, hükümetin arkasında durduğunuz gibi, Aziz Yıldırım’ın da arkasında durmanız gerekir. Çünkü, hükümet mağdursa, aynı gerekçelerle Aziz Yıldırım da mağdur.

Üç...
Şike davasında Yargıtay kararı belirleyici olacak ama... Fenerbahçe kongresi de “manevi Yargıtay”dır. Aziz Yıldırım’ın aleyhinde oy kullanmak, bir anlamda, şike davasındaki iddiaların teyididir. Aleyhinde oy kullanmak, Aziz Yıldırım’ın mahkumiyeti anlamına gelir. Hem Aziz Yıldırım suçlu, hem Fenerbahçe temiz diyemezsin. Aziz Yıldırım hakkında vereceğin oy, kulübünü bağlar.

Fenerbahçeli olsam...
Kişisel olarak sevip sevmememin önemi yok; bu iş bitmeden, Aziz Yıldırım’dan vazgeçmem.

Yılmaz Özdil...


Yılmaz Özdil'in yazısını okuduktan sonra Fenerbahçe kongresinin ilk gününü izledim TV.den..
Bazı konularda tenkit ettiğim Aziz Yıldırım ben de yeni bir memnuniyet , M.Ali Aydınlar ise tam bir düş kırıklığı yarattı.. Aziz Yıldırım gayet neşeli ve olumlu , M. Ali Aydınlar ise çok gergin ve olumsuzdu... Bir tanesi özetle yaptıklarım yapacaklarımın teminatıdır mesajını verirken, diğeri hiç bir proje ortaya koymadam sadece Aziz Yıldırım a yüklenerek mesajlar vermeye çalıştı..
Şimdiye kadar ki görüşüm Aziz Yıldırım'ın aday olmaması ve yönetimi bırakması yönündeydi.. Ancak M.Ali Aydınlar beyin vizyonunu, gelecekteki projelerini (??!!) ve vücut dilini gördükten sonra Aziz Bey iyi ki aday olmuş diyorum..
Yarınki oylamada Aziz Beyin rahatlıkla kazanacağını tahmin ediyorum..
Gönlümdeki müstakbel Fenerbahçe Başkanının ise ( tabii ki Ali Koç ) iyi bir zamanlamayla kendini daha ilerilere saklaması da memnun olduğum hususlardan biri oldu...
KONGRENİN İLK GÜNÜNÜN KISA BİR ÖZETİ: 
Yıllarca önce rakı kokulu Kongre salonlarında yapılan Kongrelerden, bugün Fenerbahçenin sahibi olduğu Avrupanın en mükemmel kapalı spor salonlarından birine terfi etmemizdi...
Teşekkürler Aziz Yıldırım...

Sinan..

    11 Mayıs 2013 Cumartesi

    HAVE A NICE DAY


    MUTLU GÜNÜNÜZ OLSUN
    Bugün mutlu olacağım.Bugün her şeyi olduğu gibi kabul edip onları değiştirmek için savaşmayacağım.
    Bugün kendime ,vücuduma bakacağım canımı acıtmayacağım.Sadece iyi şeyler yiyip içeceğim;çünkü vücudum benim en iyi dostum.
    Bugün beynimi çalıştıracağım.Birşeyler öğreneceğim,tembellik etmeyeceğim,beni akıllandıracak şeyler okuyacağım.
    Bugün vicdanım için iki şey yapacağım.Birincisi birine fark ettirmeden iyilik yapacağım.İkincisi çoktandır ertelediğim bir işi halledeceğim.
    Bugün olumlu olacağım.Güzel giyineceğim.Kibar olacağım.Takdir edeceğim.Kimseyi eleştirmeyeceğim ve ukalalık yapmayacağım.
    Bugün kendime bir  plan yapacağım ve neyi ne zaman yapmak istediğimi yazacağım.
    Bugün kendime yarım saat ayıracağım ve rahatlayıp güzel şeyler düşüneceğim.Bugün planlarımı da düşleyeceğim.
    Bugün hiç korkmayacağım.Hele mutlu olmaktan hiç korkmayacağım.İnsanların beni sevdiğinden şüphe duymayacağım.
    Bugün mutlu olacağım

    26 Mart 2013 Salı

    AVRUPA'DA 2.OLARAK TARİHİ BİR BAŞARIYA İMZA ATAN POTANIN KRALİÇELERİNİ KUTLUYORUZ

    Fenerbahçeli kızlarımız , maçtan sonra gözyaşlarına boğuldular.. Herhalde bu maçı alacaklarına fazla konsantre olmuş olacaklar.. Bu güçlü takımla hem de deplasmanda, Rusya da 10 maç yapsalar herhalde 9 unu kaybederler...Kadın Basketbolünde görülmemiş bir bütçeyle yola çıktı Ekaterinburg..12 Milyon Euro.. Bu rakkamlar ne Avrupa'da ne de WNBA de var...Bir misal vereyim Avrupa'nın en iyi 2. takımı Fenerbahçe'nin bütçesi 4 Milyon Euro'yu bile bulmaz...Ekaterinburg'da Amerika Milli Takımından 5 , Rusya Milli takımından 2, Fransa, ve Ispanya Milli takımından 1 er oyuncu var.. Diğer oyuncularda ( Kadro 18 kişi) kendi ülkelerinin Milli takımındalar...

    Üzülmeyin Kızlar... Senelerdir Çeyrek Final, geçen yıl Yarı Final, bu sene de Final.. Artık seneye de Şampiyonluk.. Zira Ekaterinburg bu kadroyu tutamaz elinde... Onların gayesi Şampiyonluktu ve bu bütçe ve kadroyla zaten sezon başında garantilemişlerdi bu işi...

    DEVAMI:SSPOR'DA

    22 Mart 2013 Cuma

    FİBA Kadınlar Euroleague Sekizli Finali’nde mücadele eden Fenerbahçe Kadın Basketbol Takımı, yarı final maçında Slovakya’nın Good Angels Kosice ekibi ile karşılaşacak..
    AYRINTILAR:SSPOR'DA

    20 Mart 2013 Çarşamba

    David Guetta - She Wolf (Lyrics Video) ft. Sia

    MİRAS (FENERBAHÇE)



    “Fener’e kanımın kaynamaya başlaması başka sebepten…

    Son yaptığım içtimai, felsefi, harsi, kozmografi tetkikat neticesinde, anladım ki, Fener, İstanbul, Kadıköy, filan semtlerinin mümessilidir… Galatasaray Beyoğlu, Şişli semtlerinde taraftar sahibidir… Fener’in kaptanı Sirkeci’de dükkan açmış… Galatasaray’ınki Beyoğlu’nda.

    Ben, iki gözüm, spordan anlamam ama, şimdi neden, Fener’in taraftarı, Galatasaray’ın balosu, müsameresi çoktur bunu anladım işte…..
    Nazım Hikmet
    ***
    Sizler En Çok Taraftarı olan Kulübü Miras aldınız…
    ***
    GolKiper           Nuri Bey
    Bek                  Mazhar Bey, Hassan Bey
    Haf Bek            Kamil Bey, Haenny Bey, Izzi Bey
    Forvet              Yahya Bey, Fethi Bey, Galip Bey, Memiş Bey, Sabri Bey
    İhtiyat               Şefkati Bey, Nasuhi Bey, Tevfik Bey
    İsimleri berveçhi bala muharrer Beyler, taraf-ı acizanemden Pazar Günü icra kılınacak Kadıköy Kontrasına intihab ettikleri maruzdur efendim…..
    Fenerbahçe Kaptanı Galip 1908
    ***
    Sizler “Arkadaşlarını maça davet eden ve onlara Beyler diye seslenecek kadar kibar, asil, yüksek kültürlü ve terbiyeli kişileri….
    Fenerbahçe Kaptanı olarak atamayı
    Miras aldınız…
    ***
    1940 yılı kongresinde stadın kesilen otlarının satılmasının ihmal yüzünden unutulması sebebiyle 20 tl zarara uğramamız çok ağır bir şekilde eleştirilmiş.
    Ve…Fenerbahçe Yönetimine…
    “Fenerbahçe’nin parası, sizlere emanet-i mukaddestir. Yani kutsaldır.”
    Denmiştir…
     O yıllarda toplam bütçenin 40.000 TL olduğu düşünüldüğünde…
    Bütçemizin onbinde 5’i için kıyametler koparılmıştır…
    ***
    Sizler Fenerbahçe’nin parasını Korumayı Miras aldınız…
    ***
    1946 Soğuk bir Aralık günü Fenerbahçe’li Yöneticiler Efsane Kalecimiz Cihat Arman Yedek Subay askere gittiğinden dolayı, Beyoğluspor’un Kalecisi Şalabi’yi almak için Klüp Başkanı Ohanides ile görüşürken, Beyoğluspor Başkanı Ohanides “Beyler size öyle bir futbolcu tavsiye edeceğim ki anasından Fenerbahçe Stili için doğmuş bir delikanlı. Adı Lefter şimdi nerede bilmem, galiba askermiş gidin bulun ve onu alın derim ben” Lefter’in Diyarbakır’da asker olduğu B takımımızın solbeki Ruhi tarafından söylendiğinde, askerliğini tamamlar tamamlamaz kulübe getirilmesi konusunda karar alınır. Kulübe gelen Lefter B takımında maça çıkıp A takımına 4 gol attıktan sonra duş bile almadan ortadan kaybolur. Onu Büyükada’da bulan Fenerbhaçeli Yöneticiler “Allahaısmarladık demeden nasıl çekip gidersin dediklerinde”
    Lefter….
    “Abilerime 4 gol atınca utancımdam kaçıp gittim demiştir…
    ***
    Sizler Büyüklere Saygıyı, Vefa’yı Miras aldınız…
    ***
    Tam 30 Yıl önce,
    Şampiyonluk Sayıları
    Fenerbahçe 11
    Galatasaray 6
    Beşiktaş 4
    Kısaca ezeli rakiplerimizin toplam Şampiyonluk Sayısından 1 fazla Şampiyonluğumuz vardı…
    ***
    Sizler En çok Şampiyon olan Kulübü Miras Aldınız..
    ***
    18.Mayıs.1947 
    Fenerbahçe: 12 Galatasaray:0
    Fenerbahçe’nin Haydarpaşa’yı 8-7 yendiği Rugby maçınsdan sonra Türkiye’de oynanan 2. ve son Rugby maçının sonucu…
    6 yıl önce okuduğum bir kitapta rastladığım bu olayı, Heyecanla oğluma anlatıyorum, “Oğlum Fenerbahçe Galatasaray’ı 12-0 yenmiş Rugby maçında”.. Henüz 8 yaşında ama “biliyorum Baba” diye cevap veriyor.  “Nasıl bilebilirsin ki”diye soruyorum. “Fenerbahçe Yüzme Şubesinde biz antrenmanı bitirdikten sonra Yetişkinler Yüzmesi başlıyor. Oraya gelen Ali dede o günün gazetesini Havuza getirerek bize o günkü gazeteyi okudu” diyor…
    80 yaşında bir Fenerbahçeli 8 yaşında Fenerbahçelilere tarih bilinci aşılıyor…
    ***
    Sizler Fenerbahçe’nin Tarihini Yeni Kuşaklara aktarmayı Miras aldınız…
    ***
    Anadolu’ya silah kaçırdığımız için, Kulübümüzü kapatmasına rağmen, Fenerbahçe’ye bir türlü diş geçiremeyen General Harrington, İstanbul’dan defolup gitmeden önce, Fenerbahçe’den intikam almak için kendi adına bir maç düzenler… Bu arada Harrington Malta, Cebelitarık ve Mısır’dan maç için futbolcular getirtir. O günkü Gazeteler haberi şöyle duyururlar..
    “ Arzu Buyurulan, gün,saha  ve Arzu buyurulan kadrolarınızla Galibine General Harrington Başkumandanlık Kupası verilecek bu büyük maça Türk takımları istedikleri takviyeyi alarak hazırlanabilirler”…
    3 gün sonra Fenerbahçe cevabı yapıştırmıştır…
    Fenerbahçe Spor Kulübü bütün Kulüplere vaki definize muttali olmuştur. Kulübümüz arzu buyurulan Futbol maçını, yine arzu buyurulacak gün ve sahada ve yalnız kendi kadrosuyla oynamaya hazır ve cevabınıza muntazır olduğunu cenabı alilerine bildirmekte kesbi şeref eyler..
    Sonuç Fenerbahçe maçı 2-1 alır…
    Lozan’da görüşmelerde bulunan İsmet Paşa Lozan’dan Fenerbahçe’ye tebrik telgrafı gönderir…”Heyetimiz namına hepinizi meserrette tebrik eder ve gözlerinden öperim..”
    ***
    Fenerbahçe maç yapmaz, Fenerbahçe cevap verir…Sizler cesareti miras aldınız…
    ***
    Sadrazamlığa yükselen Talat Paşa İngilizlerin kurduğu Progress  International takımının başına geçer, adını da Altınordu olarak değiştirir. Renkleri kırmızı-lacivert olan takımın isim babası da Ziya Gökalp’tir. Futbola ilgi gösteren biri olarak Talat Paşa, dönemin seçkinleri tarafından takdir edilmekten memnundur. Ancak Talat Paşa’nın bu hevesini Fenerbahçemiz kursağında bırakır. Paşanın tüm gayretlerine rağmen, Altınordu 1913-1914 sezonunu ikinci olarak bitirir. Şampiyon ise 10 maçta hiç yenilmeyen, 36 gol atıp, sadece 6 gol yiyen Fenerbahçemizdir.
     Fenerbahçemizin şampiyonluğu aslında çok sakin bir adam olan Talat Paşa’yı kızdırmaktadır. Yakın arkadaşı ve sırdaşı Kara Kemal ile bu soruna bir çare düşünürler ve bulurlar da…
    Kendi kendilerine şu soruyu sorarlar; “şampiyon kim? Fenerbahçe, öyleyse en iyi futbolcular da Fenerbahçe’de..
    Demek ki çözüm, bu futbolcuları Fenerbahçe’den almaktan geçiyordu.. Altınordu ile anlaşan ve Fenerbahçe’den ayrılmaya karar veren başta Otomobil Nuri olmak üzere toplam 7 futbolcu kulüp binasına gelip, geleneklere uygun olarak Kaptan’dan izin isterler. Uzun boylu, adaleli, sırım gibi bir adam olan Galip Bey, aralarında Bombacı Bekir’in de bulunduğu futbolcu arkadaşlarının yüzüne buz gibi bir ifade ile bakar. Nice zaferleri birlikte paylaşmış, nice gol sevincini kutlarken terleri birbirlerine karışmıştır. Ama şimdi yol ayrımına gelmişlerdir. Havada sinek uçsa kanadının sesinin duyulacağı bir sessizlik hakimdir ortama. Hayatında kimseye boyun eğmemiş ve düşündüğünü söylemekten çekinmemiş biri olan Kulaksız Galip’in sözleri tokat gibi düşer odaya.
    “Ne siz, ne de sizlerin paşaları bu kulübü yıkamayacak. Sizler ve sizler gibilerin üç kuruşluk menfaate eğilen karakterleri ile bu kulüp yaşayacaksa ölsün daha iyi. Ağabeylerimiz ve bizler, bu kulübü sizin gibi alçaklara payanda olsun diye kurmadık. Haydi şimdi gidin ve askerliklerinizi Altınordu’nun gölgesinde, saray masalarında yapın.
    Bu vatan bizimdir, Altınordu sizin olsun…”
    ***
    Sizler Vatanı miras aldınız…
    ***
    Sait Selâhattin Cihanoğlu 1893’de İstanbul’da doğdu. 1911’de Kuşdili Kulübü’nden Fenerbahçe’ye geçti. 7 yıl sürekli olarak Fenerbahçe 1. takımında oynadı. Sakatlandıktan sonra futboldan koptu. Takımın en golcü elemanlarındandı. 114 maçta yeraldı, 94 gol attı.
    Futboldan başka, Hokey, Kriket ve Su sporlarıyla uğraştı. Uzun yıllar Tenis oynadı.
    Spor hayatını kapayanların son merhalesi, Kulüp Başkanlığı gibi şerefli mevkiiydi. Ancak bu mevkiiye gelecek insanlarda üstün özellikler aranırdı. Sait Selahattin bir dönem başkanlığa getirildi. Ve dönem sonunda, sevgi ve saygınlığın en güzel örneklerini vererek ayrıldı. Onun döneminde (1932/33) Fenerbahçe ilk kez bir yabancı antrenör (Jozef Şwenk) getirdi ve Sarı-Lacivertli takımlar, Genç, B ve A olmak üzere hiç yenilmeden lig şampiyonluğunu elde ettiler. Üç takımın birden yenilgisiz şampiyonluğu, Fenerbahçe tarihinde ilk kez görüldü.
    Av sporuna büyük merakı vardı. 1920’lerin ortasında, Çırpıcı Çayırı’na sinek avlamaya değil, Afrika’ya vahşi ormanlarında aslan avına gitti. Avcı Sait namıyla ünlüdür. Vurduğu sayısız aslan ve geyiklerin postlarını yurda getirdi. Fenerbahçe Müzesinin zemini aslan postları, duvarları aslan ve geyik başlarıyla süslendi.
    ***
    Sizler Aslan avlamayı miras aldınız…
    ***
    Fenerbahçe Kulübü’nün her tarafa mazhar-i takdir olmuş bulunan asari mesaisini işitmis ve bu kulübü ziyaret ve erbab-ı himmeti tebrik etmeyi vazife edinmiştim. Bu vazifenin ifası ancak bugün müyesser olabilmiştir. Takdirat ve tebrikatımı buraya kayd ile mübahiyim.”
    Mustafa Kemal Atatürk-1918
    ***
    Sizler Ata’nın takdirini miras aldınız…
    ***
    Yeryüzünde yaşayan bütün Fenerbahçeliler lütfen almış olduğunuz MİRASA sahip çıkınız…

    Çubuklu Kalın
    Mehmet Dogan